TÜKETİYORUZ, ATIYORUZ, KİRLETİYORUZ….EN ÖNEMLİSİ HER GÜN BİRAZ DAHA ÖLÜYORUZ..

Share on facebook
Facebook
Share on twitter
Twitter
Share on whatsapp
WhatsApp

Günden güne çoğalan nüfusumuz, artan ihtiyaçlarımız, teknolojinin bize sunduğu nimetler bizi bir tüketim toplumu haline getirdi. Her şeyin en son çıkan modelini yakından takip edip hızla tüketiyoruz. Dünya ısınıyor mu, soğuyor mu, bunda benim tek başıma da olsa katkım var mı ya da benim bunu önlemekte yapabileceğim ne var diye hangimiz kendimize soruyor… Bir durun da sorun bakalım. Bu dünyaya ne yaptık, ne verdik, ne bekliyoruz??
Tükettik ve bol miktarda atık verdik. Dünyayı çöplüğe cevirdik, bu çöplüğe zehirli atıkları da ekleyip havaya, yeraltı sularına, toprağa, denizlere, göllere varana kadar elimizi her yere uzattık. Aman unuttuğunuz bir yer kalmasın, nasıl olsa başka bir dünya sizi bekliyor!! Eskiden atık denilince akla yemek artıkları gibi bakterilerle ayrışabilen atıklar, diğerlerinden ayrılarak faydalı, toprağın içinde çürütülerek ve böylece organik gübre olarak toprağı zenginleştiren atıklar gelirdi. Simdi ise; nikel,civa,radyasyon gibi tehlikeli maddeler olan ağır metaller, atık çöplerinden çevreye sızıyor ve yakınlarında yaşayan çocuklara, yetişkinlere,bitkilere ve hayvanlara zarar veriyor. Ülkemiz göz göre kimyasal atık, zehirli atık cehennemine dönüyor.
ÖLÜYORUZ…
Her gün havanın kirliliğinden zehir soluyoruz. Soframızda içinde ne olduğunu bilmediğimiz, genetiğiyle oynanmış yiyeceklerle zehirleniyoruz. Çocuklarımızı kurşun içeren oyuncaklarla zehirliyoruz. Termik santraller, baz istasyonları, ormansızlaşma, daha çok enerji, daha çok tüketim, yok edilen su kaynakları ve kaçınılmaz son …
Sevgili okuyucu, hemen bu gün dünyayla barışmalıyız. Dışardan gelenleri tek başımıza engelleyemiyorsak, elimizin altındakilere dikkat edelim. Kimyasal maddelerin kullanımını azaltmak için hepimiz, elimizden geleni yapmak zorundayız. Özellikle de, bizim için zararlı olduğunu bildiklerimizin..” Atık ve kimyasallarla ilgili bir takım gerçekleri de bilmekte fayda var ve en azından ürettiğimiz zararlı atıkları kendimiz alacağımız bazı kolay önlemlerle en aza indirebiliriz.
İşe petrol atıklarından yapılan siyah poşetleri alışverişlerinizde kullanmayarak başlayabilirsiniz. Plastik bir poşeti doğanın 10 yıldan daha uzun bir surede yok ettiğini, gelişigüzel attığımız pillerin çok daha zor yok edildiği gibi ayni zamanda içindeki kimyasalın toprağa karışıp zehir saçtığını unutmayın. Plastik bir çanta, siz onu yakmadan önce zararsız görünebilir, ancak ateş kimyasal maddeleri toksik dumanlara dönüştürür. O yüzden mümkün olduğunca lütfen yenilenebilir kaynaklara yöneliniz. Plastik poşet yerine kese kâğıdı, bez torbanında ayni isi gördüğünü unutmayın. Geri dönüşümlü malzemeler kullanmak daha fazla ağaç kesmekten iyidir. Ayni zamanda toplu taşım araçlarını kullanmak hem daha rahat bir trafik demek hem de atmosfere daha az karbon monoksit salınması demek. Bu da başımızın belası küresel ısınmanın engellenmesinde bireysel olarak yapabileceğiniz en kolay çözüm.. Ve tabiî ki sularımızı da dikkatli kullanmalıyız. UNUTMAYIN! Bu gidişle parasını verip alacağımız bir dünya kalmayacak…

İlgili Haberler

Share on facebook
Share on twitter
Share on whatsapp
Share on pinterest
Share on tumblr
Share on email
Puan Durumu