STRES ve STRES YÖNETİMİ

Share on facebook
Facebook
Share on twitter
Twitter
Share on whatsapp
WhatsApp

Kişinin bedensel ve ruhsal sınırlarının tehdit edilmesi ve zorlanmasıyla ortaya çıkan gerginlik durumuna verdiğimiz tepkiye STRES denir.

Stres günlük yaşamın kaçınılmaz bir gerçeğidir.  Uyum sağlamamızı gerektiren herhangi bir değişikliktir.İnsanlığın en başından beri vardır,her zaman var olacaktır. Stres,farklı durum ve olaylarda kendini gösterebilir. Fiziksel bir yaralanma gibi olumsuz bir durum da olabilir; aşık olmak ya da çok istediğimiz bir başarıya ulaşmak gibi son derece olumlu bir olay da olabilir. Bir olayı yorumlama biçimimiz o olayın hayatınızdaki etkisini belirler.

Stresin bilişsel modeline bakacak olursak;

İnsan yaşamlarını; yaşam olaylarından çok bu olaylar ile ilgili düşünceleri belirler.Olaylar ile ilgili düşüncelerimiz duygularımıza ,duygularımızda davranışlarımıza dönüşür. Bilişsel modele göre A noktasında yaşanan bir olaya, C noktasında verilen duygusal yanıt, B noktasında A olayı ile ilgili olarak yapılan yoruma bağlıdır. Örneğin A noktasındaki olayın yoldan geçen birinin bana küfür etmesi olduğu düşünecek olursak C noktasında bu olaya yönelik farklı duygular ortaya çıkabilir. C noktasında “öfke” duygusu yaşanıyorsa; bu muhtemelen B noktasında küfür etmenin “saygısızlık, kişiliğimize saldırı,haksızlığa uğramak” biçiminde yorumlanması ile ilgilidir. C noktasında “üzüntü” duygusu yaşanıyorsa, bu B noktasında bireyin “onun bana küfür edişi benim değersiz biri olduğumu anladı” biçiminde yorumlanması ile ilgilidir. C noktasında “suçluluk” duygusu yaşanıyorsa, bu B noktasında bireyin “onu kıracak bir şeyler yapmış olmalıyım” biçiminde düşünmesi ile ilgili olabilir. Görüldüğü gibi A noktasındaki küfür etme olayı, B noktasında aynı olayla ilgili olarak yapılan değişik yorumlara bağlı olarak, C noktasında birbirlerinden oldukça farklı duygulara neden olabilmektedir.Yaşamda karşılaştığımız olayları zor ,çözülemez,üstesinden gelinemez gibi gördüğümüz ve başımıza gelecek tehdit düşünce olasılıklarını çok fazla görüp,bununla ilgili başa çıkma becerilerimizi küçüksersek stres oranımız fazla olacaktır.Bu stres  yaşamımızı özel,iş ve sosyal alanlarda kısıtlamaya götürebilir.

 

Stresin dozu ile ilgili bakacak olursak;

Stres genellikle olumsuz bir şey olarak düşünülür ancak stresin olumlu bir yanı da vardır.Motive eder,harekete geçirir,sorumlulukları gerçekleştirmek için işe yarar. Herkes için değişebilen ama belirli dozda stres, yaşamın  olumlu bir özelliğidir ve etkili bir işleyiş için gereklidir. Aşırı stres ise insanı iş göremeyecek bir duruma getirip, insanın sorun çözme becerilerini zayıflatabilir. Olumlu ve olumsuz stres arasındaki farklılık, kişinin stres oluşturucu olay ya da ortamı nasıl algıladığına ve onunla nasıl başa çıktığına bağlıdır.

 

Strese bağlı gelişen belirtileri inceleyecek olursak;

Kaygı ve endişe,odaklanma ve dikkat dağınıklığı,performans düşmesi ,rahatsız uyku ,sürekli yorgunluk  ,alkol kullanımında artma ve  aşırı sigara içme ,aşırı yemek ,sinirlilik ,mide bulantısı, ,sıcağa bağlı olmayan terlemeler ,uykusuzluk ,tırnak yeme ,nedensiz ağlamalar, baş ağrıları ,hazımsızlık ,iştahsızlık,felaket düşünceler ,kas gerginliği  gibi birçok belirtisi vardır.

 

Stresin etkilerini inceleyecek olursak;

Stresin kısa dönem etkileri: Kalp atış hızında artış, kan basıncında artış, endişe, karamsarlık, kızgınlık, unutkanlık, dikkati toplayamama.

Stresin uzun dönem etkileri: Kronik hastalıklar (baş ağrısı, kalp hastalığı), depresyon, fobiler, kişilik değişikliği, ruhsal hastalıklar, düşünce ve hafıza kusurları, uyku bozukluklarıdır. Sonuçta; üretkenliğin azalması, zevk alamama, yakın ilişkilerden uzaklaşma ortaya çıkar.

STRESİ YÖNETMEK İÇİN;

1-Stresi anlamak ve kabul etmek…Yaşamımız için stres gerekli ve bunun bir parçası  olduğunu anlamamız gerekiyor.

2-Stres belirtilerini ilk uyarılar olarak görün. Strese neden olan faktörleri belirleyin ve bunları halletmek için harekete geçin. Hangi durumlarda,ortam ve zamanlarda sizin yaşamınızı kısıtlama çalıştığı fark etmeye çalışın.

3-Stres yaratan durumlarda duygularınızın farkına varın..Zihninizden geçen felaket içerikli ve yararsız düşünceleri inceleyin..

4-Yaşam olaylarında süreçten çok sonuca odaklanmanın , ve olumsuz değerlendirmelerimizin getirdiği zararın farkına varın.

5- Problem çözme  yöntemlerini çeşitlendirin ve farklı stratejileri  denemeye çalışın.

6- Değiştirilebilecek şeyleri elinizden geldiğince değiştirmeye çalışın. Bazı durumları da kabul edecek cesareti gösterin, ve bu iki durum arasındaki farkı da anlamaya çalışın..

7- Yalnızlıktan kaçının. Başkalarıyla iletişim kurmaya çalışın. Duygularınızı ifade edin. Öfkenizi ya da kırgınlığınızı dışa vurmanın yollarını arayın. Bir arkadaşla ya da eşle dertleşmek de yararlı olabilir.

8- Başınızdan geçmiş olan ve başkalarının da yaşadığı kötü deneyimlerden öğrenmeyi bilin. Böylece eksiyi artıya çevirmiş olursunuz.

9- Geçmişin  olayları ya da ileride olacaklara takılmaktan  kaçının. Geçmişin keşkeleri ve geleceğin acaba’ları bizlere yardımcı olmayacaktır. Şimdi ve anda kalmayı öğrenmeye çalışalım.

10-Spor,müzik,gezi veya sevdiğimiz aktiviteleri yaşamımız içine yayıp bunlarla anlamlı etkinlikler yapalım.

11-Yaşadığımız her an için şükran duyalım.

İlgili Haberler

Share on facebook
Share on twitter
Share on whatsapp
Share on pinterest
Share on tumblr
Share on email
Puan Durumu