ORMAN VARLIĞI KORUNMAK ZORUNDA….!

Selda Asker
Share on facebook
Facebook
Share on twitter
Twitter
Share on whatsapp
WhatsApp

Geçtiğimiz günlerde sessiz sedasız bir karar çıktı. Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı kararıyla 11 ildeki bazı alanlar artık “orman sınırları” içinde değil. Bu karara göre, Balıkesir, Kütahya, Bingöl, Bolu, Çorum, İzmir, Kastamonu, Rize, Sinop, Mersin ve Karabük’ün bazı ilçelerinde krokileri ile sınır ve koordinatları gösterilen alanlar orman sınırları dışına çıkarıldı. Kararda, orman sınırları dışına çıkartılan alanların iki katından az olmamak üzere devletin hüküm ve tasarrufu altında veya Hazine’nin özel mülkiyetinde bulunan taşınmazlardan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı (Milli Emlak Genel Müdürlüğü) tarafından Orman Genel Müdürlüğüne orman tesis etmek üzere tahsis yapılacağı belirtildi. Anladığım kadarıyla anlamı : Ormanları amacı dışında kullanacağız, yapılaşmaya açacağız , karşılığını da başka bir yerde orman müdürlüğüne vereceğiz. Yani yetişmiş bir ormanlık alan yok edip yeni orman alanı verecez. İnşallah yanlış anlamışımdır!

6831 Sayılı Orman Kanunu’na 2021’de Cumhurbaşkanlığı kararıyla getirilen EK-16. Madde yönetmeliğinin 5’inci maddesine göre sınırları Cumhurbaşkanınca belirlenecek aşağıdaki yerler şu durumlarda orman sınırları dışına çıkarılabiliyor:
a) Tarım ve Orman Bakanlığınca, bilim ve fen bakımından orman olarak muhafazasında hiçbir yarar görülmeyen (üzerinde ağaç toplulukları bulunmayan, ormancılık faaliyetleri ve ekonomisi yönünden orman kurulmasında yarar olmayan) ve tarım alanına dönüştürülmesi de mümkün olmayan yerler.
b) 7139 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 28/4/2018 tarihi itibari ile üzerinde yerleşim yeri bulunan yerler.
c) Yerleşim yeri oluşturulması uygun olan taşlık, kayalık, verimsiz ve fiilen orman vasfı taşımayan yerler.
Kısaca yerleşim… yerleşim… yerleşim…

Türkiye Ormancılar Derneği’nin yeni raporuna göre, 2020 yılı sonu itibarıyla 748 bin hektar orman alanı madencilikten enerjiye, turizmden ulaştırmaya uzanan geniş bir yelpazedeki uygulamalara tashih edildi. Sadece 11 yıl içerisinde orman parçalanma miktarı %56 arttı. Büyük parçaları ormanlar, küçük parçalara bölündü. Buda ormanların yavaş yavaş yok olması anlamına geliyor bu durumda biz nasıl iklim değişikliğinden bahsediyoruz, biz nasıl sera gazi emisyonları düşünmekten bahsediyoruz , biz nasıl bununla ilgili ülkelere taahhütler veriyoruz? İklim değişikliğini yavaşlatmak ve sera gazi emisyonlarını hedeflenen seviyede tutmak için en önemli unsurun ormanlar olduğunu bilmiyor muyuz!….

İlgili Haberler

Share on facebook
Share on twitter
Share on whatsapp
Share on pinterest
Share on tumblr
Share on email
Puan Durumu