Doğa Olayları, Afet ve Felaket…

Samim Kayıkçı
Share on facebook
Facebook
Share on twitter
Twitter
Share on whatsapp
WhatsApp

Doğa, durağan olmayan, sürekli devinim içinde olan bir sistemdir. Genellikle bizim “normal” olarak adlandırdığımız bir hareketi vardır. Bazen, bize göre, anormal durumlar ortaya çıkar. Büyük depremler, tsunamiler, fırtınalar, kasırgalar, aşırı sıcak ya da aşırı soğuk hava koşulları, aşırı kuraklık, aşırı yağmur sonucunda seller ve volkan patlamaları gibi birçok anormal doğa olayı vardır. Bunların bazıları yıkıcı olabilirler ve bunlar “doğal afet” olarak isimlendirilir. Doğal afetlerin oluşmasına ya da engellenmesine insanlar doğrudan etki edemezler. Fakat, Küresel İklim Değişikliğinde olduğu gibi, insanlar, yaptıkları faaliyetler sonucunda, doğal afetlerin oluşumuna sebep olabilirler.

Bazı afetlerin çok ağır sonuçları olabilir. Böyle durumlarda afetler felakete dönüşür.

TDK Sözlüğünde, “afet” kelimesi “çeşitli doğa olaylarının sebep olduğu yıkım” olarak ifade edilir. Aynı sözlükte, “felaket” kelimesi ise “büyük zarar, üzüntü ve sıkıntılara yol açan olay veya durum; yıkım” şeklinde tanımlanmıştır.

Peki nedir bir doğa olayını insanlar için afet ya da felakete dönüştüren şey? Gelişmiş toplumlarda insanlar, genel olarak, yaşadıkları yerleri doğa olaylarını dikkate alıp inşa ederler. Bu toplumlar, olası afetleri öngörüp, yaşanabilecek olaylar için önlem alır ve hazırlıklı olurlar. Böylece yaşanan anormal doğa olaylarını, bir felakete dönüşmeden, en az zararla atlatırlar.

Gelişmemiş toplumlar ise önlem almaz, hazırlık yapmazlar. Evlerini, şehirlerini yumuşak zemin, fay hatları, dere yatakları ya da taşkın alanları gibi riskli alanlara inşa ederler. Müteahhitler malzemeden çalar, kaçak kat çıkılır, kolonlar kesilir… Meydana gelebilecek bir afetin öncesi ya da sonrasıyla ilgili bir uyarı, müdahale, eylem ya da acil durum planı yoktur. İnsan gücü ve ekipman hazırlığı yapılmaz. Afet sonrası hazırlıksız bir şekilde müdahale edilmeye çalışılır. Tüm bunların sonucunda doğal bir olay olarak ortaya çıkan afet, büyük bir felakete dönüşür.

6 Şubat 2023 depremi çok büyük bir afettir ve hazırlıksız yakalandığımız için son yüzyılın en büyük felaketine dönüşmüştür. Resmi rakamlara göre 50.000’in üzerinde insanımız vefat etmiştir. Evlerimiz, mahallelerimiz ve şehrimizin belirli bir kısmı enkaza dönmüştür. Geçen 1 yılın ardından deprem bölgesinde yaşanan trajedi sürmektedir. Barınma, güvenlik, elektrik, su, internet, ulaşım ve sağlık gibi pek çok alanda çok ciddi sıkıntılar devam etmektedir. İşsizlik, hayat pahalılığı ve yüksek kiralar büyük sıkıntılar oluşturmaktadır. Her yağmur bazı vatandaşlar için işkenceye dönüşmektedir. Sık yaşanan çadır ve konteyner yangınları can ve mal kaybına yol açmaktadır. Son günlerde yaşanan şiddetli yağışlar nedeniyle, şehrin birçok yerinde, zaten deprem ve yıkım faaliyetleri sonrasında büyük hasar görmüş olan yollar kullanılamaz hale gelmiştir. Bazı yerler çamur deryasına dönmüştür. Bazı konteyner kentleri su basmıştır. Belirli bölgelerde tarım alanları su altında kalmıştır.

Son günlerde meydana gelen aşırı yağışlar ve olumsuzluklar için, ben ve benim gibi pek çok kişi yaz aylarında yazdığımız yazılarda karakışın gelmekte olduğunu, bugün yaşanan olumsuzlukların yaşanacağını ve acil olarak önlem almamız gerektiğini yazdık, çizdik. Aslında, bu durumu hemen herkes öngörüyordu. Peki neden önlem almadık? Sanırım toplum ve yöneticiler olarak buna pek alışkın değiliz. Önce olayların gerçekleşmesini bekliyoruz daha sonra müdahale etmeye çalışıyoruz. Önlem alarak çözebileceğimiz pek çok durum için, maddi ve manevi olarak, ciddi maliyetler ödemek zorunda kalıyoruz.

Sonuç olarak doğal afetler sürekli gerçekleşecektir. Doğal afetlerin, 6 Şubat depremi gibi büyük bir felakete dönüşmesini istemiyorsak, şehir olarak, ülke olarak, önlem almalı ve hazırlıklı olmalıyız. Bunu bir an önce yapmalıyız. Çünkü yarın çok geç olabilir.

İlgili Haberler

Share on facebook
Share on twitter
Share on whatsapp
Share on pinterest
Share on tumblr
Share on email
Puan Durumu