BURASI İSTANBUL ŞEHRİ!
Koca Fatih’in yüzyıllar önce fetheyleyip
Türklüğe armağan ettiği şehir
O yüzden bir çağı değiştiren
Avrupa’yla Asya’yı birleştiren
İlk görenin başını döndüren
Kanını tutuşturan
Ve bağrından nice şairler yetiştiren
Bî mislü bahâ Istanbul’u Nedim’in
Fikret’in bin kocadan arta kalan bâkiresi
Yahya Kemal’in hayal şehri, Aziz Istanbul’u
Sait Faik’in ömür boyu yazdığı
O güzelim insanlar beldesi
Orhan Veli’nin gözleri kapalı dinlediği şehir
…
ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN
Yarın İstanbul şehrinin fethedilişinin 567. Yılı… İnsan şunu düşünmeden edemiyor: tarihe baktığınızda çağ açıp kapatan olaylar olsun. Bunlardan sadece bir tanesi bir kentin fethi ile ifade edilsin. O çağ da orta çağı arkasında bırakmış olarak “Yeni Çağ” olarak adını almış olsun… Bir kent olsun ki fethi için Son Peygamber Hz. Muhammed (S.A.V) tarafından “Kostantiniyye elbet bir gün fethedilecektir. Onu fetheden kumandan ne iyi kumandandır. Onun askeri ne iyi askerdir” sözleriyle fethinden yıllar önce işaret gösterilmiş olsun… Pek çok buluşa, keşfe, yeniliğe ev sahipliği yapan bu çağ; üstelik 21 yaşında gencecik bir liderin yani Fatih Sultan Mehmet Han’ın liderliğinde gerçekleşsin…O lider ki Matematik, Astronomi, Fizik ve 6 yabancı dil biliyordu… Bilime, sanata, farklı kültüre meraklı ve saygılıydı. Fethettiği kentteki farklı kültürlerin varlığını devam ettirmesine de saygı duymuş ve önemsemişti.
Efendim İstanbul için ne yazsak onu anlatacak kelime bulmayız. Üzerine yazmayan şair, çizmeyen ressam, hayalini kurmayan yazar kalmamış… İstanbul’da bir mimari eser görürüsünüz, üzerine en az iki öykü dinlersiniz. Hele bir Kız Kulesi vardır ki, üzerine en az dört efsanevi olay anlatılmıştır. Benim için de mesleğimle ilişkili olarak kentin seyir noktaları olan kulelerin yeri çok ayrıdır. Ama önemli şairlerimizden Bedri Rahmi Eyüboğlu ile de aynı duyguları paylaşmışız ki şöyle ifade etmiş dizelerinde:
“İstanbul deyince aklıma kuleler gelir.
Ne zaman birinin resmini yapsam, öteki kıskanır.
Ama şu Kız Kulesi`nin aklı olsa
Galata Kulesi’ne varır.
Bir sürü çocukları olur.”
Mevzu bahis İstanbul olunca size duygularımı ifade etmekte çok zorlanıyorum… Çünkü ben İstanbul’a aşığım. Bitirirken bu zor günlere umut saçan sözüyle Fatih Sultan Mehmet Han’ın sözünü not düşmek isterim: “Dağ ne kadar yüksek olursa olsun, yol onun üzerinden geçer. Sen dağ olmaya heveslenme, asla gururlanma; yol ol ki herkes senin üzerinden geçerken, sen dağların bile üzerinden geçesin”.
Bana yol olma yolculuğunu öğreten, benim canım vatanım da vatanım olan, hayatımın mihenk taşı kenti olan İSTANBUL, iyi ki sen de beni fethettin!
Fethinin 567. Yılı Kutlu Olsun!
Kalın sağlıcakla!