Adnan Arslan Hoca İle Soru Cevap

Adnan Arslan
Share on facebook
Facebook
Share on twitter
Twitter
Share on whatsapp
WhatsApp

Soru:Kuran-i Kerim’in yaprakları çok eskimiş ve okunmuyor. Ne yapmamız gerekiyor?
Cevap:Öncelikle, yıpranmış, eskimiş veya yaprakları yırtılmış, tamiri zor olan Kuran-i Kerim’leri yakmak caiz değildir.En doğrusu temiz bir beze sararak, ayak altında çiğnenmeyecek bir yere güzelce gömmektir. Bu yer, kabristan içinde, çiğnenmeyen bir yer olabilir. Böyle yapmak Allah (cc)’ ın kelamına saygının bir gereğidir.Ayet yazılı kağıtları, herhangi bir şeyi sarmak, paketlemek için kese kağıdı olarak kullanmak da caiz değildir.

Soru: Namaz kılanın önünden geçmek günah mıdır?
Cevap:Evet, günahtır. Evvela namaz kılan dikkat etmelidir. Ya insanların geçmeyeceği yerde namaza durmalı veya önünde sütre vb. bir şey olmalıdır. Bu sütre bir ağaç, değnek, sandalye gibi şeyler olabilir. Yer sert olurda değnek dikilemezse uzunluğuna bırakılır. Eğer yer yumuşaksa uzunlamasına veya yay gibi kavisli bir çizgi çizilir. Cemaatle namaz kılan imamın önüne sütre koymak yeterlidir. Zaten camilerde secde yerinin ilerisinden geçmek caizdir. Camide de en doğrusu uygun yerde namaz kılmaktır. Sütresiz de olsa namaz kılanın önünden geçilirse namazı bozulmaz.

Soru : İmam cemaate öğlen namazını kıldırıyorken ikinci rekatın secdesinde yetiştim. Ayağa kalkmalarını beklemeli miyim? İmama nerde uymalıyım? Namazı nasıl tamamlamalıyım? Sehiv secdesi gerekir mi?
Cevap : İmam hangi rükündeyse niyet ve iftitah tekbirinden sonra imama uyarsınız. Size, ilk rekatı kaçırdığınız için mesbuk (rekat kaçıran) denir. Niyetten sonra ayakta namaza başlama tekbiri alırsınız ki bu tekbiri ayakta almak şarttır. Sonra imam secdede olduğu için siz de tekbir getirip secdeye varırsınız. Rükusunda yetişemediğiniz için 2. rekatı da kaçırmış olursunuz.

Soru:Kardeşe, amcaya zekat verilir mi?
Cevap:Evet, verilir. Müslüman, büluğ çağına ermiş, fakir olan; erkek-kız kardeşe veya bunların çocuklarına, amcaya, halaya, dayıya, teyzeye veya bunların çocuklarına, üvey babaya, üvey anneye, üvey oğula, üvey kıza veya bunların çocuklarına zekat, fitre veya fidye vermek caizdir.Hatta dinimiz yakın akrabalardan ihtiyaç sahibi olanları görüp gözetmede iki kat sevap olduğunu buyurur.

Soru : Camii, minare, Kur’an kursu, yol, okul, yurt vb. yapılması için zekat verilebilir mi ?
Cevap : Hayır, verilmez. Bu ve benzeri yerlere zekat niyetiyle verilen mal zekat yerine geçmez. Zekat müslüman, fakir insanın hakkıdır. Zekatta temlik yani fakirin, verilen zekat malına tam sahip olması şarttır. Verilen zekat, fakirin mülküne geçmediği sürece zekat verilmiş sayılmaz. Onun için iyi araştırıp, takipçisi olmak lazımdır.Zekat ya bizzat şahsa teslim edilmeli veya vekil aracılığıyla (vekile güvenmek şartıyla) yerine ulaştırılmalıdır.Yurt binasına zekat verilmez ama orada barınan öğrencilere verilebilir. Bazı vakıf ve derneklerin zekat hesabı açarak fakirlere dağıtmak üzere zekat toplamaları caizdir. Fakirlere ulaştırmaları için güvenilir olan dernek ve vakıflara zekatımızı verebiliriz. Soruda geçen yerlere de sadaka olarak yardımlar yapmalıyız.

Soru: Nazar değmesin diye yeni aldığım arabama nazar boncuğu takabilir miyim?
Cevap: Hayır. Takmayınız. Dinimizde nazar (göz değmesi) hakdır ve ondan Allah’a (cc) sığınmak lazımdır. Dinimiz bazı gözlerin insan ve eşya üzerindeki zarar verici etkilerini kabul etmektedir ve cevabını da vermektedir. Peygamberimiz (sav) göz değmesine karşı;Ayet el-kürsiyi, İhlas Suresini,Felak Suresini, Nas Suresini okumuş ve bizlerin de okumamızı istemiştir.
Nazar boncuğu ve benzeri şeylerden fayda ummak ve bunların göz değmesine engel olacağına inanmak, boyuna veya başka yerlere (çocuk,araba,ev vb.) asmak caiz değildir. Güç, kuvvet ve kudret Allah’a (cc) aittir ve göz değmesine engel olacakta Rabbımızdır. O’na sığınmalıyız.
Bundan sonra 3. ve 4. rekatı imamla kılar, son oturuşta imam soluna “Es selamu…” deyince ilk iki rekatı kılmak için ayağa kalkarsınız. Sübhaneke, Euzü-Besmele, Fatiha ve ilave bir sure okur, rükû secde ile kaçırdığınız 1. rekatı kılarsınız. Sonra kalkar, Besmele-Fatiha ve Zamm-ı Sure okur kaçırdığınız 2. rekatı da tamamlar, son kadeyi yaparak selam verirsiniz. Sehiv secdesi yapmazsınız.

Soru:Düğün salonunda Kur’an okunuyor. İnsanlar ya konuşuyorlar veya bir şeyler yemekle meşguller. Bu ortamda Kur’an okumak uygun mudur?
Cevap:Hayır, uygun değildir. Kur’an-ı Kerim’i okumak sünnet, dinlemek farz-ı kifâyedir. Okunduğu yerde sükuneti muhafaza etmek gerekir. Allah-u Teala’nın kelamı okunduğunda susup dinlemek gerekir. İnsanlar başka şeylerle meşgulken adab içerisinde dinlenmiyorsa orada Kur’an-ı Kerim’i seslice okumak uygun değildir. Böyle bir ortamda Kur’an’ı dinlemeyenler değil, yüksek sesle okuyanlar günah işlemiş olurlar.

Soru: Oğlumuz oldu. Müslüman olarak ne yapmamız gerekiyor?
Cevap:Dünyaya gelen kızımız veya oğlumuz için şükür olarak akika kurbanı kesmemiz sünnettir. Peygamber’imiz (sav) bu kurbanın ismini “ nesike“ koymuştur. Bu kurbanı çocuğumuzun büluğ çağına kadar kesmemiz caiz ise de yedinci gününde kesmek daha sevaptır. Hatta yedinci gününde saçını kesip ağırlığınca altın karşılığı sadakayı fakirlere dağıtmak ve ahirette çağrılacağı ve devamlı söylenecek güzel bir isim koymak ve kulağına ezan okumak en sevaplı olanıdır.Tabi kurban kesmek ve sadaka vermek, ekonomik durumu iyi olanlar içindir. Maddi durumu iyi olmayanlar dua ederler. Kurban kesmeyince ve sadaka vermeyince günaha girilmiş olmaz.
Akika kurbanı adak kurbanı gibi değildir.

İlgili Haberler

Share on facebook
Share on twitter
Share on whatsapp
Share on pinterest
Share on tumblr
Share on email
Puan Durumu