100 YAŞINDAKİ CUMHURİYETİMİZ VE GENÇLERİ..

Share on facebook
Facebook
Share on twitter
Twitter
Share on whatsapp
WhatsApp

Cumhuriyetimizin ‘100. Yılı’ dolayısıyla 81 il ve yurtdışında Cumhuriyet kazanımlarının gelecek kuşaklara aktarılması amacıyla çeşitli etkinlikler düzenleniyor.

Düzenlenen bu etkinlikler yalnızca bana mı sönük geliyor? Yaşadığımız depremi ya da Filistin’de yaşanan insanlık dışı dramı dile getirenleri duyar gibiyim. Deprem de, Filistin’de katledilen günahsızlar da insan olan herkesin içini yakıyor. Ama bu ‘Gencecik Cumhuriyetimizin’ ilk 100. Yılı.. Bu kadar sönük geçmemeliydi..

Genç demişken; Gazi Mustafa Kemal’in belirttiği gibi “İnsanların, ailelerin ve hatta ülkelerin bütün umudu gençliktedir“ ve “Ey yükselen yeni nesil, İstikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yüceltecek olan sizsiniz” sözleri de gençlere verdiği değeri ve ülkemiz için gençlerin önemini işaret ediyor.

Peki, Atatürk’ün bahsettiği gençler şuan ne yapıyor?

Eğer bir Türk genci isen; her fırsatta tarihinle gurur duyarsın, Türk olduğun için binlerce kez şükredersin.

Ülkemizin tüm güzelliklerine rağmen genç olmanın ‘bi dünya’ zorluğu da vardır.

Kabul edelim ki; Türkiye’de gençler hayata 1-0 geriden başlıyor. Günümüzde genç demek; sınav, işsizlik, gelecek kaygısı demek. Yaşıtları yurtdışında becerisine göre üniversite okurken, ülkemizde ise maalesef her genç beynin aynı tip kabul edildiği, becerilerin göz ardı edildiği bir sınav sistemi ile boğuşup üniversiteye yerleşmeye çalışıyorlar.

Bugün 12-13 yaşlarında çocuklar bile ekonomiden bahsederken, gençlerin para kazanma telaşıyla en güzel yıllarını es geçmeleri, umutlarını, geleceklerini sınırların ötesinde aramak istemeleri, kendi topraklarındaki ayak izlerinin yerine yine sınırların ötesinden gelenlerin ayak izlerinin karışması, sanırım gelecek adına kaygılanmamız gereken önemli bir konu.

Umut bu denli gençlikte iken neden en çok zora sokulan, elinden bütün imkanları alınan yine gençlik oluyor?

Bu gençlere de yazık ediyoruz, geleceğimize de..

“Makyajlanarak” gösterilenlerle gerçekte olanların aynı olmadığını hepimiz biliyoruz.

100 yıllık genç bir Cumhuriyetin gençlerini, Ulu Önder Mustafa Kemal gibi anlamak ve önlerindeki kaygıları yok etmek hepimizin görevidir.

Son olarak; Cumhuriyetimizin 100. Yılında vatandaşlarımızın heyecanının bazı kesimlere yansımaması da dikkatlerden kaçmıyor.

Ama kimse merak etmesin; yine bu gençlerimiz ve onlara güvenenler sayesinde Cumhuriyetimiz daha da büyüyecektir. Bu ilk “100. Yıl.” Daha nice 100 yıllara TÜRKİYE’M..

İlgili Haberler

Share on facebook
Share on twitter
Share on whatsapp
Share on pinterest
Share on tumblr
Share on email
Puan Durumu