Adnan Arslan Hoca İle Soru Cevap

Adnan Arslan
Share on facebook
Facebook
Share on twitter
Twitter
Share on whatsapp
WhatsApp

Soru:Televizyondan Mekke veya Medine imamına Türkiye’den uyarak namaz kılabilir miyim?

Cevap:Hayır, televizyon, radyo vb. iletişim araçlarında gördüğümüz imama uyarak namaz kılınmaz. İmamla cemaatin aynı yerde olmaları gerekir. Eğer imamla cemaat arasından bir yol veya nehir geçiyorsa bu mesafe imama uymaya engeldir. Cami içinde bile bir veya birkaç saf boşluğundan sonra geride kalarak imama uymak mekruhtur. Bundan dolayı taburede oturarak namaz kılmaktan başka imkanı olmayanlar da, taburelerini alıp safa katılarak imama tabi olmalıdırlar. Safa katılmayıp geride namaz kılmaları mekruhtur.

Televizyon gibi iletişim araçlarında kılınan namaza (Namaz mahallemizde kılınıyor olsa dahi) uyarak namaz kılmak caiz değildir.

 

Soru: Ben askerim. Her zaman abdest alma imkanım olmayabiliyor. Botlarımın üzerine mesh edebilir miyim?

Cevap: Evet, botlar, potinler üzerine mesh etmek caizdir. Dinimiz kolaylık dinidir. Deri vb. maddelerden yapılan, ayağa giyildikten sonra bağı bağlanmasa bile ayağımızda durabilecek, içine su geçirmeyen ve giyilince uzun mesafe yürünen mest, bot, potin, çizme vb. üzerine mesh yapmak caizdir. Asker, polis ve isteyen kimse bu papuçları normal abdest (ayaklarını yıkayarak) aldıktan sonra giyerler ve abdest bozulunca bu giydiklerinin üzerine mesh yaparlar. Tabi bu papuçların alt ve üstlerinde necaset (pislik) varsa mutlaka temizlendikten sonra namaz kılınmalıdır.

 

Soru:Kuran-i Kerim’in yaprakları çok eskimiş ve okunmuyor. Ne yapmamız gerekiyor?

Cevap:Öncelikle, yıpranmış, eskimiş veya yaprakları yırtılmış, tamiri  zor olan Kuran-i Kerim’leri yakmak caiz değildir.

En doğrusu temiz bir beze sararak, ayak altında çiğnenmeyecek bir yere güzelce gömmektir. Bu yer, kabristan içinde, çiğnenmeyen bir yer  olabilir. Böyle yapmak Allah (cc)’ ın kelamına saygının bir gereğidir.

Ayet yazılı kağıtları, herhangi bir şeyi sarmak, paketlemek için kese kağıdı olarak kullanmak da caiz değildir.

 

Soru:Boy abdesti alıyorken küpelerimi çıkarmam gerekir mi? Küpe için delinen yerler kapanmışsa alınan abdest geçerli midir?

Cevap:Hayır, küpeleri çıkarmak gerekmez. Nasıl ki abdestte yüzüğü oynatarak suyu altına geçirmek mümkünse küpeleri de hareket ettirerek suyu içine geçirmek mümkündür.Bu gerekli ve yeterlidir.

Küpe delikleri takmayınca, kendi kendine  kapanırsa yıkamak kafidir. Abdest geçerlidir. Deri bağlayarak kapanmış olan küpe deliklerini boy abdesti ( gusül ) alınca iğne vb. şeylerle delmek doğru değildir.

Eğer kir vb.şeylerle kapanmış ise küpe deliklerini bir şekilde suyla ovalayarak delikleri ıslatmak yeterlidir. Vesvese yapmamak gerekir. Bu konuda kalbin mutmain olması yeterlidir.

 

Soru: Nazar değmesin diye yeni aldığım arabama nazar boncuğu takabilir miyim?

Cevap: Hayır. Takmayınız. Dinimizde nazar (göz değmesi) hakdır ve ondan Allah’a (cc) sığınmak lazımdır. Dinimiz bazı gözlerin insan ve eşya üzerindeki zarar verici etkilerini kabul etmektedir ve cevabını da vermektedir. Peygamberimiz (sav) göz değmesine karşı;

Ayet el-kürsiyi, İhlas Suresini,Felak Suresini, Nas Suresini okumuş ve bizlerin de okumamızı istemiştir.

Nazar boncuğu ve benzeri şeylerden fayda ummak ve bunların göz değmesine engel olacağına inanmak, boyuna veya başka yerlere (çocuk,araba,ev vb.) asmak caiz değildir. Güç, kuvvet ve kudret Allah’a (cc) aittir ve göz değmesine engel olacakta Rabbımızdır. O’na sığınmalıyız.

 

Soru : İmam cemaate öğlen namazını kıldırıyorken ikinci rekatın secdesinde yetiştim. Ayağa kalkmalarını beklemeli miyim? İmama nerde uymalıyım? Namazı nasıl tamamlamalıyım? Sehiv secdesi gerekir mi?

Cevap : İmam hangi rükündeyse niyet ve iftitah tekbirinden sonra imama uyarsınız. Size, ilk rekatı kaçırdığınız için mesbuk (rekat kaçıran) denir. Niyetten sonra ayakta namaza başlama tekbiri alırsınız ki bu tekbiri ayakta almak şarttır. Sonra imam secdede olduğu için siz de tekbir getirip secdeye varırsınız. Rükusunda yetişemediğiniz için 2. rekatı da kaçırmış olursunuz.

Bundan sonra 3. ve 4. rekatı imamla kılar, son oturuşta imam soluna “Es selamu…”  deyince ilk iki rekatı kılmak için ayağa kalkarsınız. Sübhaneke, Euzü-Besmele, Fatiha ve ilave bir sure okur, rükû secde ile kaçırdığınız 1. rekatı kılarsınız. Sonra kalkar, Besmele-Fatiha ve Zamm-ı Sure okur kaçırdığınız 2. rekatı da tamamlar, son kadeyi yaparak selam verirsiniz. Sehiv secdesi yapmazsınız.

 

Soru : Kabir azabı yoktur, diyorlar. Bu doğru mudur?

Cevap : Hayır, doğru değildir. Kabir durağı vardır ve HAK’dır. Kur’an ayetlerinin işareti ve hadis-i şeriflerin delaletiyle sabit bir konudur. Kabir ya cennet bahçelerinden bir bahçe veya cehennem çukurlarından bir çukurdur. Münker ve Nekir melekleri kabre konulanlara sorular soracaktır. Doğru cevap verenler için bir pencere açılacaktır ve cennet gösterilecektir. Yanlış cevap verenler için cehennem kapıları açılacaktır. Tabi bu durum dünyadaki iman ve amellerimiz ile ilgilidir. Allah’a (c.c) ve Rasulüne iman eden ve salih amel işleyenler için kabir durağı huzur ve mutluluk yeri olacaktır. İnanmayanlar için ise kabir durağı azap yeri olacaktır.

İlgili Haberler

Share on facebook
Share on twitter
Share on whatsapp
Share on pinterest
Share on tumblr
Share on email
Puan Durumu